21 Haziran 2013 Cuma

YÜZEN ARABESK

Her biri başlı başına bir devrime benzeyen o sevişmelerimizin hakikatle imtihanı geliyor aklıma
O an bütün yalanlara direniyorum
Artık olmayışına 
Yanımda soluduğun ciğerinin şimdi burdan bilmem kaç yüz kilometre ötede oluşuna Söylenecekçoksözler'in geride hiç kalmayana dek katledilişine
Görülecekçokgünler'in kör karası gecelerine
Şu omzumun çukurundaki kuşların ağlar gibi ötüşüne
Ağzının kenarına salıncak kurmuş çocuğun bana hala inatla gülümseyen suretine direniyorum
Dipsiz bir hayalden gayrı hafızamda gömülü bir hatıraya dönüşmeni bekliyorum 

Çünkü başka yol kalmadı 

Çünkü başka bütün yolları örttü toprak ve imkansıza bağışladı 
Mucize olmadan da mümkündü mucize 
Birlikte kanmadık mı
Gemiler gidiyordu ne güzel
Biz inadına yakmadık mı 

Şimdi girilemeyen denizlerin dalgasına vuruyor seni sevmelerim 
Gemiler yine de yüzüyor
Ne garip

19 Haziran 2013 Çarşamba

METRUK

Her ışıklı tabelanın en az bir harfi
Zamanla baş aşağı dönmüştür
Her beşerin kendi özü
Bizzat çekirdeğinden dönüşmüştür

Hastalıkta sağlıkta barışta ve dahi savaşta

Her an aklımda olan saygıdeğer hayaletlerin
Pişman olmaya meyilli bir cümle gibi ağzımda çoğalan
Hani o pek tanıdık ismin
Ve bir de burnumda kokunu büyüttüğüm 
                   ağzıma tadını dişlediğim sen

Bütün bu karmaşanın ortasından bir kuş-luk vakti 

İsimsiz hayaletlerinle çıkıp gelsen
Dünyanın bütün işçilerinin bütün grevleri kazandıkları resmi gazetede ilan edilse o an
Ve yokluğuna direnen tüm hücrelerim yenilense zerre kanım akmadan

Yavuz Sultan'dan beridir biliriz
                 her selim kendinden önce namıyla yürür
Ne vakitten beridir bu merveler
                                          meyva gibi içerinden çürür

Yürümek de çürümek de yan yana olabilir pekâlâ

Yalnız kalan kuş 
dokuz köyün dokuzundan da sürülür 
Şu içimize büyüyen metruk harabeler
Yokluğunun rüyasını koca bir ömre gördürür

15 Haziran 2013 Cumartesi

KÜFÜR

Öyle üzdün 
Böyle kırdın kanadımı
Anadan üryan geldin öyle çıplaktı ki gelişin
Öyle sevdin ve öyle bir sevmedin ki
Sen diyorum
Sanki tanrının ellerisin

Öyle sensiz ki şuralarım

Aysel Abla toplarını kesmiş gibi üzgün mahallemin çocukları
Öyle geldin öyle bir gitmedin ki

Şu yuvasız kuş gibi kalmalarımı diyorum 
Ağzımdaki guguklu saatin sığınacak evisin 

Canını seven gitsin!
Yar-î cemâli seven gitmesin
Gitmek mi kanatır kalmak mı daha kanar
O gitmeyen gidişin yeter etime değmesin

Öyle haksız ki bütün bunlar bu böyle bilinsin

Sezar'ın hakkı Sezar'a derler çocuk
Hak alınır hakkı veremezsin

Şu haksız olamayacak kadar güzel oluşunu diyorum güzelim 
Bütün hâkimlere küfür gibisin