10 Eylül 2015 Perşembe

ÇAYCI İSMET

I.
belki de ölüyorumdu 
kalmalıydı en son kulaklarımda sesinin tozu
anan mı dedin 
anam uzun süredir ellerin 

işte anlamamalar denizinde boğuluyorumdu ben
olmayan kanatlarım senin
sarı saçlarım uzun bacaklarım çapkın bakışlarım 
  hepsi senin gibi bir yokluğundu
duruyorlardı damla damla terin gibi bir alnın çatında

II.
en son ne yapıyorduk
     kahkaha atıyorduk
hıyanet ediyorduk bilmemkaçbin yıllık bir ağıta

gerçeği aramıza hızla bağırıyordu çabuk ve şok edici bir veda daha
biri hemen arkadan 
      -çay mı demlesek ismet
 diye bağırıyordu

çay mı demlesek
    şöyle tavşan kanı
şöyle insan canı 
  her hâlükârda kıpkırmızı ama
                              -çay mı demlesek
huzurdan ölsek mi şuracıkta

çay demlenince çünkü çok gülüyoruz
güldükçe ismetler akıyor gözümüzden
   hepimiz dinleniyoruz 
biz durunca dünya şaşırıyor çarkını 
  hep birlikte koca bir evren oluyoruz

 hani diyorum gerçeği tam ortamıza çağıran 
                     bir veda mı demlesek şuracığa ismet
belki de bir sokak ağzında boğuluyorumdu ben
      taa şişlideki bir trafik lambasından beri açılan 
 bir üçüncü gözle sanki ismet 
                                           ölüyorumdu
-çay mı demlesek?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder