belki de ölüyorumdu
kalmalıydı en son kulaklarımda sesinin tozu
anan mı dedin
anam uzun süredir ellerin
işte anlamamalar denizinde boğuluyorumdu ben
olmayan kanatlarım senin
sarı saçlarım uzun bacaklarım çapkın bakışlarım
hepsi senin gibi bir yokluğundu
duruyorlardı damla damla terin gibi bir alnın çatında
II.
en son ne yapıyorduk
kahkaha atıyorduk
hıyanet ediyorduk bilmemkaçbin yıllık bir ağıta
gerçeği aramıza hızla bağırıyordu çabuk ve şok edici bir veda daha
biri hemen arkadan
-çay mı demlesek ismet
diye bağırıyordu
çay mı demlesek
şöyle tavşan kanı
şöyle insan canı
her hâlükârda kıpkırmızı ama
-çay mı demlesek
huzurdan ölsek mi şuracıkta
çay demlenince çünkü çok gülüyoruz
güldükçe ismetler akıyor gözümüzden
güldükçe ismetler akıyor gözümüzden
hepimiz dinleniyoruz
biz durunca dünya şaşırıyor çarkını
hep birlikte koca bir evren oluyoruz
hani diyorum gerçeği tam ortamıza çağıran
bir veda mı demlesek şuracığa ismet
belki de bir sokak ağzında boğuluyorumdu ben
taa şişlideki bir trafik lambasından beri açılan
bir üçüncü gözle sanki ismet
ölüyorumdu
ölüyorumdu
-çay mı demlesek?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder